Prens İvan ve Kurbağa Prenses Masalı

Bir zamanlar uzak bir ülkede bilge bir kralın üç oğlu varmış. En küçükleri Prens İvan, neşeli ama biraz da utangaç bir gençmiş. Günlerden bir gün kral oğullarını yanına çağırmış:
“Evlenme vaktiniz geldi,” demiş. “Her biriniz yayınızı gerip bir ok atın. Okunuz nereye düşerse, kaderiniz orada sizi bekliyor olacak.”

Büyük oğlun oku bir soylu kızın penceresine düşmüş. Ortanca oğlun oku bir tüccarın kızına. Fakat Prens İvan’ın oku bir bataklığa düşmüş! Gidip baktığında, oku tutan bir kurbağa görmüş. Kurbağa tatlı bir sesle konuşmuş:
“Üzülme Prensim, ben de senin kaderinim.”
İvan önce şaşırmış ama babasına verdiği sözü tutmuş ve kurbağayı saraya getirmiş. Günler geçmiş, kral bir şölen düzenlemiş. “Herkes eşini getirsin,” demiş. Büyük ağabeylerinin eşleri süslü elbiseler giymiş. Kurbağa da salona zıplamış, herkes gülmüş. Ama bir anda ışıklar parlamış, kurbağa bir prensese dönüşmüş!

Büyü bozulmuştu. Prenses, “Bir cadı beni lanetlemişti,” demiş. “Ancak kalbinde sevgi ve sabır taşıyan biriyle karşılaşırsam özgür olacaktım.”
Prens İvan şaşkın ama çok mutluymuş. İkisinin kalbi artık birdi. O günden sonra sarayda gülüşler hiç bitmemiş.

Ve herkes anlamış ki gerçek güzellik gözle değil, kalple görülür.

Yorum yapın