Büyülü Fısıltı Ormanı Masalı

Bir varmış, bir yokmuş…
Yumuşacık yosunlarla kaplı, kocaman ağaçların dallarında rengârenk kuşların şarkı söylediği, masal gibi bir orman varmış. Bu ormana Fısıltı Ormanı denirmiş. Çünkü ağaçlar, çiçekler ve hatta rüzgâr bile birbirine fısıldar, tatlı sırlar paylaşırlarmış.

Ormanın kenarında, minik dikenleri parlak bir kirpi yaşarmış. Adı Titi’ymiş. Titi çok meraklıymış. Sabahları kuşların cıvıltısını dinler, öğleden sonraları çimenler arasındaki minik uğur böceklerini sayarmış.

Bir sabah, Titi uyanır uyanmaz ormanın sessizliğini fark etmiş. Kuşlar şarkı söylemiyor, yapraklar fısıldamıyormuş. Yalnızca hafif bir esintiyle taşınan bir cümle duymuş:
“Melodi Çiçeği kayboldu…”

Melodi Çiçeği, ormanın neşesini sağlayan sihirli bir bitkiymiş. Onun melodisi, ağaçları büyütür, hayvanları mutlu edermiş. Titi, minik kalbi küt küt atarak karar vermiş: Melodi Çiçeği’ni bulacak!

Yolculuğa çıkmadan önce en yakın arkadaşları olan minik kurbağa Flip, sevimli tavşan Lala ve bilge sincap Pino da ona katılmış. Hep birlikte, Fısıltı Ormanı’nın derinliklerine doğru yürümeye başlamışlar.

İlk olarak Gizemli Çınar Ağacı‘nın yanına gelmişler. Çınar, kalın gövdesiyle rüzgârda kısık sesle şarkılar söylermiş. Titi yaklaşınca ağaç hafifçe fısıldamış:
— Sabırla dinlersen, yolunu bulursun.

Titi kulaklarını dört açmış. Yapraklar arasında tatlı bir melodi çalınıyormuş. Sesin peşinden gidince yerde solmuş bir Melodi Çiçeği yaprağı bulmuşlar. Flip heyecanla zıplamış:
— Doğru yoldayız!

İkinci durakları Şırıltılı Dere olmuş. Dere, normalde neşeli şarkılar söylerken bu sefer üzgünce hıçkırıyormuş. Lala küçük burnunu suya yaklaştırmış ve sormuş:
— Ne oldu, küçük dere?

Dere cevaplamış:
— Melodi Çiçeği’nin yokluğunda şarkımı unutuyorum… Ama kıyıya dikkat edin, küçük bir iz var!

Dere kenarında, parlak bir melodik iz bulmuşlar; nota şeklinde minik adımlar ormanın derinliklerine doğru ilerliyormuş.

Üçüncü durakları Sessiz Göl olmuş. Göl tamamen durgunmuş, tek bir dalga bile yokmuş. Pino ciddiyetle:
— Burada doğru soruyu sormak gerek, — demiş.

Titi, nazikçe fısıldamış:
— Melodi Çiçeği nerede?

O anda gölün ortasında minik bir nilüfer açmış ve içinden altın renkli bir yol çıkmış. Bu yol onları ormanın kalbine, eski bir taş kapıya götürmüş. Kapının üstünde yazıyormuş:
“Dostlukla açılır.”

Titi ve arkadaşları el ele tutuşmuş. Birlikte yüksek sesle:
— Biz birlikteyiz! Dostuz! — diye haykırmışlar.

Taş kapı ağır ağır açılmış ve içeri girdiklerinde karşılarında solmuş Melodi Çiçeği’ni bulmuşlar. Titi, yüreğinden gelen bir şarkı mırıldanmaya başlamış. Flip kurbağa sesiyle ona eşlik etmiş, Lala patileriyle tempo tutmuş, Pino minik dallarla ritim yapmış.

Müzik büyümüş, büyümüş… ve Melodi Çiçeği yeniden ışıldamaya başlamış! Çiçek parladıkça, ormanın her köşesinden renkler fışkırmış, kuşlar tekrar şarkı söylemiş, yapraklar mutlu mutlu fısıldamış.

O günden sonra, Fısıltı Ormanı’nda hiç sessizlik olmamış. Çünkü herkes bilirmiş ki gerçek melodi, dostlukla ve sevgiyle büyürmüş.

Ve Titi ile arkadaşları, her sabah ormanda yeni melodileri keşfetmek için birlikte şarkılar söylerlermiş.

Yorum yapın