Lila’nın Işıltılı Yolculuğunun Masalı

Dalgaların yumuşakça kıpırdadığı sakin bir sabah, mercan kayalıklarının arasında yaşayan Lila adlı minik bir balık varmış. Lila’nın pulları pembe ile turuncu arasında parlıyor, üstelik güneş denize düştüğünde ışıl ışıl bir renk saçıyormuş. Lila, kayalığın her köşesini merak eder, karşısına çıkan her yeni parlak taşa hayran kalırmış. Ama en çok da bulduğu güzellikleri arkadaşlarıyla paylaşmayı severmiş. Bir gün, mercanların dibinde hafifçe parlayan küçük bir inci görmüş. “Ne kadar güzelmiş,” diye içinden geçirmiş ama o an inciyi saklamak yerine, tüm arkadaşlarının da bu güzelliği görmesini istemiş. İçinde bir sıcaklık hissetmiş; sanki denizin akıntısı bile onun sevincini taşımış.

Lila hemen hızla yüzüp dostlarına doğru gitmiş. Yanına önce neşeli yengeç Moko gelmiş. Ardından yavaş hareket eden deniz yıldızı Sera yaklaşmış. Tüm arkadaşlarına, “Size harika bir şey göstermek isterim,” dermiş gibi sevinçli hareketler yapmış. Birlikte inciyi buldukları mercan kovuğuna yüzmüşler. Moko inciyi görünce kısacık kıskaçlarını heyecanla açmış. Sera ise sakin bir mutlulukla onu izlemiş. Lila’nın içi daha da ısınmış. Çünkü güzellik paylaşıldıkça çoğalıyormuş; inci artık sadece bir taş değil, birlikte hayranlıkla baktıkları bir dostluk hatırasıymış. Tam o sırada denizin içinden hafif bir akıntı yükselmiş. İnci, akıntının etkisiyle yuvarlanıp dar bir aralığa sıkışmış. Lila önce biraz tedirgin olmuş ama derin bir nefes almış. “Birlikte yapabiliriz,” diye cesaret toplamış.

Lila önde, arkadaşları arkada, hep birlikte inciyi bulunduğu aralıktan çıkarmak için uğraşmışlar. Moko dikkatlice toprağı eşelemiş. Sera sabırla kanatlarını hareket ettirip suyu yönlendirmiş. Lila ise ince kuyruğuyla inciyi nazikçe itmiş. Bir süre sonra, inci özgürce devrilip önlerine düşmüş. Hepsi bir arada sevinçle parlayan taşı izlemiş. Lila o an fark etmiş ki, cesaret bazen bir adım atmakmış; yardım istemek ve birlikte hareket etmek de bu adımın en parlak haliymiş. İnciyi tekrar kayalığın güvenli bir yerine yerleştirmişler. Gün batarken denizin yüzeyine yansıyan renkler, Lila’nın pullarında dans etmiş. Kalbi huzurla dolmuş ve “Ne güzelmiş böyle birlikte olmak,” diye içinden geçirmiş. O günden sonra inci sadece bir güzellik değil, paylaşmanın ve dayanışmanın ışığıymış. Ve Lila her akşam o ışığa bakıp kendini biraz daha güçlü hissedermiş.

Yorum yapın