Selma o gün panik ve heyecanla yataktan kalkmış, doğru mutfağa koşmuş. Annesi her zaman ki gibi mutfakta kahvaltı sofrasını hazırlıyormuş. Telaşlı bir şekilde “Günaydın anneciğim ben çok önemli bir şeyi unutmuşum, şimdi hatırladım ama biraz geç kaldım. Lütfen bana yardım eder misin?” demiş.
Annesi elindeki işi bırakmış ve merakla kızının yanına oturmuş. Selma “Anneciğim, bugün en sevdiğim arkadaşımın doğum günü ama ben bugünü ve ona hediye almayı unuttum” demiş. Annesi önce biraz düşündükten sonra kızına “Üzülme hediye her zaman para ile alınan bir şey değildir. Biraz düşünürsen arkadaşına verebileceğin, ona özel güzel bir hediye hazırlıya bilirsin” demiş. Selma biraz düşündükten sonra arkadaşının en sevdiği şeyleri hatırlamış. “Anneciğim arkadaşımın en sevdiği renk pembe, en sevdiği hayvan kuş ve en sevdiği takı bileklik” demiş. Annesi peki ne yapmayı düşünüyorsun” demiş. Selma “Pembe boncuklarım var onların üzerine kuş resmi yapmak istiyorum sonrada onları bir ipe dizerek bir bileklik yapmak istiyorum” demiş. Annesi “Çok güzel bir fikir, kuşları boyamanda sana yardımcı olabilirim” demiş. Ve başlamışlar pembe boncuklara rengarenk kuşlar yapmaya. Kuşlar çok güzel olmuş, sonrada kurumasını beklemeye başlamışlar. Beklerken de annesi daha önce benzer bir olayı kendisinin de yaşadığını hatırlamış “Selma, biliyor musun yıllar önce bende çok yakın bir arkadaşımın doğum gününü son anda hatırlamıştım. Sonra aklıma kendi ellerim ile ekip büyüttüğüm bir çiçeği hediye etmek geldi, arkadaşım o kadar mutlu oldu ki, kendisini çok özel hissettiğini söylemişti. Hatta evine ziyarete gittiğimde hediye ettiğim çiçeğin büyüdüğünü görüyor çok mutlu oluyorum” demiş. Nihayet boncukların üzerine çizdikleri kuşlar kurumuş ve boncukları ipe dizmişler. Çok güzel bir bileklik yapmışlar. Şimdi sıra doğum günü için hazırlanmaya gelmiş.
Parti çok eğlenceli geçmiş, pasta kesmişler, oyunlar oynamışlar. Sıra hediyeleri vermeye gelince Selma biraz heyecanlanmış “Ya beğenmez se” diye. Korktuğu olmamış arkadaşı hediyeyi açar açmaz Selma’ya sarılmış, teşekkür etmiş ve “Çok beğendim, pembe boncuklar ve üzerindeki kuşlar harika olmuş beni ne kadarda iyi tanıyorsun, bileklik takmayı sevdiğimi biliyorsun ama en önemlisi senin el emeğin, göz nurun, taktıkça seni hatırlayacağım” demiş. Böylece panik ve heyecanla başlayan bir gün mutlu sonla bitmiş. Bence hediyeleşmek güzel ama en önemlisi hatırlanmak. Unutmamak, unutulmamak.
Çocuk hikayeleri okumayı seviyorsanız Çocuk Hikayeleri kategorimizi inceleyebilirsiniz.