👵 Merhaba çocuklar, bugün kalemim çiçeklere dokunmak istedi. Çiçek deyince ben bile heyecanlandım. Düşünsenize hayatımızın bir çok anını çiçekler ile kutluyoruz. Bence onlarında bir Masalı olmalı. Ne dersiniz?
Bir varmış bir yokmuş çok uzaklarda değil, size çok yakın, hatta mahallenizde yaşlı bir kadın yaşarmış. Küçücük evinin küçücük bahçesinde yalnız yaşayan yaşlı kadın çiçekleri çok seviyormuş. Bu sebeple herkes ona “Çiçek Nine” diye sesleniyormuş. Çiçek Ninenin bahçesinde bin bir çeşit çiçekleri varmış. Hepsini de kendi elleri ile dikmiş. Her gün onlarla tek tek ilgileniyor, bakımını yapıyor, hatta konuşuyormuş. Çiçekler de bu sevgiyi karşılıksız bırakmıyorlar, bütün yaz rengarenk açıyorlarmış.
Çiçek Nine bir gün elinde iki çiçek fidesi ile bahçeye gelmiş. Çiçeklerine “Bakın size yeni arkadaşlarınızı tanıştırayım, ancak bu iki çiçeğin ismini bilmiyorum, hele bir açsınlar onlara yakışan ismi hep beraber koyarız” demiş ve onları bahçenin en güzel yerine ekmiş. Her gün yanlarına gidiyor, sabırla büyümelerini bekliyormuş. Bir gün “E açın artık yaz bitiyor kış geliyor, sizinde çiçeklerinizi görmek, adlarınızı koymak istiyorum” demiş. Ama iki çiçekte de tık yokmuş. Bahçedeki çiçekler bu iki çiçeği çok merak ediyorlarmış. Gül “Kesin benim güzelliğimi gördüler bu yüzden açamıyorlar” demiş. Karanfil “Yok canım asıl onlar benim kokumu aldılar, benden çekiniyorlar” demiş. Leylak, zambak, menekşe ve diğerleri de buna benzer şeyler söylemişler. Ama ne yazık ki iki çiçekte açamadan sonbahar gelmiş çatmış. Yağmur, rüzgar derken bahçedeki çiçekler başlamışlar birbirleriyle vedalaşmaya, “İlkbaharda görüşürüz” mesajları vermeye. Çiçek Nine de havaların soğumasıyla küçük evine, sobasının başına kurulmuş. Ama aklı son diktiği iki çiçekte kalmış “Acaba onlara yeterince sevgi gösteremedim mi?” diye kendini suçluyor, üzülüyormuş. Kara kış iyice bastırmış, derken başlamış lapa lapa kar yağmaya. Her yer bir anda bembeyaz olmuş. Çiçek Nine camın kenarında oturmuş karın yağışını seyrediyormuş. Oda ne? Karların arasında yemyeşil yapraklar. Hemen dışarı çıkmış. Yaprakların yanına gidince bembeyaz açmış çiçekleri görmüş. Çok mutlu olmuş. Çiçekler o kadar güzel görünüyormuş ki, sanki karları delmiş de doğmuş gibiymiş. Çiçek Nine “Sen ne kadar güzel bir şeysin öyle, karları deldin de geldin, beni çok mutlu ettin, senin adın kardelen olsun” demiş. Tam o sırada diğer çiçek de açmış. Açmış açmasına ama çok üşüyormuş. Tir tir titriyormuş. Çiçek nine “Sen neden baharda açmadın da, şimdi bu soğukta açtın, üşüyeceksin” demiş. Çiçek “Arkadaşımın açmasını bekledim, ondan önce açarak onu yalnız bırakmak istemedim” demiş. Çiçek Nine çok duygulanmış “Senin adın Hercai olsun, bu isim sana çok yakıştı” demiş.

O günden sonra Kardelen ve Hercai birbirinden hiç ayrılmamışlar, her kış beraber açmışlar. Kardelen hercai’ yi yapraklarının arasına almış ve onu soğuktan korumuş. Yaz çiçekleri ile hiç buluşamamışlar ama Çiçek Nine Kardelen ve Hercai’ nin güzelliğini, dostluğunu her yaz çiçeklerine anlatmış. Kim bilir belkide Kardelen ve Hercai bir gün yaz çiçekleri ile buluşmuştur. Burada da masal bitmiş.
Daha fazla uzun masal okumak isterseniz Uzun Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.