👵 Pijamalar giyildi ve dişler fırçalandı ise uyku saati geldi demek. Hadi o zaman gelsin bu geceki masalınız.
Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde bir Keloğlan varmış. Keloğlan bir gün ormana odun kesmeye gidecekmiş, sırtına sepetini almış tam yola koyulacakken Keloğlan’ın annesi “Eşeği de yanına al nasıl getireceksin onca odunu sırtında demiş?” Keloğlan eşeğini de yanına alarak, eşek önde o arkada çıkmış ormana.
Bütün gün odun kesmiş çok yorulmuş. Akşam olunca da kestiği odunları sepetine doldurmuş, sepetini de eşeğine yüklemiş yola koyulmuş. Keloğlan önde eşek arkada giderken yolda bir adama rastlamış. Adam Keloğlan’a” Utanmıyor musun zavallı eşeğe o kadar yük yüklemişsin, kendinde sallana sallana gidiyorsun” demiş. Keloğlan utanmış. Almış eşeğin yükünü sırtına, eşek önde Keloğlan arkada başlamış yürümeye. Bu seferde başka bir adam “Yazık değil mi sana o kadar yükü yüklenmişsin, eşek sallana sallana önünden gidiyor” demiş.
Keloğlan çaresiz kalmış. Düşünmüş taşınmış sonrada yükünün yarısını eşeğine, yarısını da kendine yüklemiş. Tam yan yana yürüyorlarmış ki karşıdan bir adam yanında çocuğuyla geliyormuş. Adam çocuğuna Keloğlan’ı göstererek “Gördün mü oğlum bak Keloğlan’a ne kadar adaletli, yükünü yarı yarıya eşeği ile bölüşmüş” demiş. Keloğlan anlamış ki eşek olmak için eşek olmak gerekmiyor ama insan olmak için adaletli olmak gerekiyor. Burada da masal bitmiş. İyi uykular, tatlı rüyalar.
Daha fazla hikaye okumak isterseniz Çocuk Hikayeleri kategorimizi inceleyebilirsiniz.