👵Pijamalar giyildi ve dişler fırçalandı ise uyku saati geldi demek ki, hadi o zaman gelsin masalımız.
Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, develer tellal iken, pireler berber iken, ben annemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken, çok uzaklarda gökyüzünde yaşayan üç kelebek kardeş varmış. Masal bu ya kelebekler bulutların üzerinde yaşıyor dünyaya oradan bakıyorlarmış.
İyilik kelebeği, mutluluk kelebeği ve küçük kelebek. Küçük kelebek ablalarına “Bende sizin gibi bir şeyler yapmak, dünyaya faydalı olmak istiyorum, hiç bir yetkim olmadığı için çok mutsuzum” demiş. Büyük ablası “Ben dünyaya iyilik saçıyorum, ancak bu zor bir iş sen yapamazsın” demiş. Diğer ablası da “Ben mutluluk saçıyorum, ama bunu ayarlamak çok zor fazla kaçırmaman lazım yoksa bir anlamı olmaz” demiş. Küçük kelebek bu durumdan çok sıkılmış ve bir gün kimseye haber vermeden yeryüzüne inmiş. Şöyle bir etrafına bakmış iki küçük çocuğu oyun oynarken görmüş. Çocuklar çok eğleniyormuş, başlamış onları izlemeye, birde ne olsun biraz sonra çocuklar birbirlerine küsmüşler ve oyun oynamayı bırakmışlar. Kelebek dayanamamış ve yanlarına gitmiş. Onları barıştırmak için bir sürü dil dökmüş, sonunda da başarmış. Çocuklar tekrar oyunlarını oynamaya devam etmişler. Küçük kelebek bir şey başarmış olmanın mutluluğuyla yoluna devam etmiş. Biraz sonra önüne yaralı bir arı çıkmış. Arı “Lütfen yardım edin, kanadım kırıldı balımı taşıyamıyorum” diye yardım istiyormuş. Küçük kelebek hiç düşünmeden arının kanadını tedavi etmek için otlardan ilaç yapmış ve arının kanadına sürmüş. Arı hemen iyileşmiş ve başlamış uçmaya. Küçük kelebek sevinçten havalara uçmuş. O gün daha birçok yardım yapmış. Karşıdan karşıya geçmek isteyen kaplumbağayı son anda ezilmekten kurtarmış. Yaşlı bir teyzenin poşetlerini taşımasına yardım etmiş. Yolunu kaybetmiş bir çocuğun annesini bulmasını sağlamış. Daha bir çok şey. Bütün bunları yaparken kendini çok iyi, mutlu en önemlisi de güçlü hissetmiş. Evet iyi hissetmesi büyük ablasının sayesinde, mutlu hissetmesi ise küçük ablasının sayesinde, peki ama güçlü hissetmesi kimin sayesinde?

Böyle düşünürken kraliçe kelebek , küçük kelebeğin yolunu kesmiş ve ona “Senin kendini güçlü hissetmen cesaretinden geliyor, sen çok cesur, güçlü ve güzel kalpli bir kelebeksin, senin unvanın Süper kahraman olsun” demiş. Küçük kelebek bu unvanı çok beğenmiş “Nasıl yanı Süpermen gibi bir şey mi?” demiş. Kraliçe kelebek “Evet buda senin sihirli kanatların bunları takınca her yere yetişe bilirsin” demiş.
O günden sonra süper kahraman kelebek sihirli kanatlarının da yardımıyla herkesin yardımına koşmuş, ay pardon uçmuş. Burada da masal bitmiş.
Daha fazla uzun masal okumak isterseniz Uzun Masallar kategorimizi inceleyebilirsiniz.