Şeyma sabah penceresini açınca çok şaşırdı tamda camın kenarında bir kuş yuvası vardı, oysa daha dün hiçbir şey fark etmemişti . Biraz bekledi ama gelen giden bir kuş yoktu. Herhalde benden çekiniyor deyip tülü kapattı ve beklemeye başladı. Önce anne kuş sonrada baba kuş yuvaya geldiler. Şeyma çok mutlu olmuştu. Artık her gün bu sevimli misafirlerine yem veriyor onların cıvıl cıvıl öten sesleriyle uyanıyor ve onları izlemekten çok keyif alıyordu.
Bir sabah Şeyma çok erken uyandı çünkü camın önünden gelen kuş sesleri o kadar çok ve cırtlak geliyordu ki dayanamadı kalktı, camı açtığında gözlerine inanamadı. Anne kuşun yanında üç tanede yavru kuş vardı. Anne kuş ve baba kuş yavrularını beslemek için koşturup duruyor bir oraya bir buraya kanat çırpıyorlardı. Bir ara sessizlik oldu ve kuşlar sustu karınları doymuş ve uykuya dalmışlardı. Şeyma, aç olduklarını düşündüğü anne ve baba kuşa camın önüne yem koydu. Yorgun olan kuşlar yemi yemi tam yiyeceklerdi ki yavru kuşlar tekrar ötmeye başladı. Günler, böyle geçti gitti. Yavru kuşlar büyüdü, Şeyma bütün bu süreci izlemiş ve yavrularını koruyup kollamak için anne ve baba kuşun mücadelesine hayran kalmıştı.
O gün yuvada bir hareketlilik yaşanıyordu. Şeyma dikkatle izlemeye devam etti. Ve yavru kuşlar kanat çırpmaya sonrada sırayla yuvadan uçmaya başladı. İnanılır gibi değildi kuşlar uçuyor anne ve babası onları gururla izliyordu. Şeyma çok duygulandı, kendi anne ve babası geldi gözünün önüne. Onlarda Şeyma güzel bir şey yaptığında nasılda gururla bakıyorlardı kendisine. Evet, sevgi emekti ve emeğin karşılığı sadece başarıydı. Şeyma bunu, bu küçük sevimli kuş ailesinden anlamıştı. O günden sonra kendisine emek veren herkesi başarısıyla gururlandıracaktı.
Daha fazla hikaye okumak isterseniz Çocuk Hikayeleri kategorimizi inceleyebilirsiniz.